“Sen yapamazsın, bu iş erkek işi” diyenlere inat kurduğu çiftlikte günlük 1,5 ton süt üretiyor
Ankara’da Hayallerini Gerçekleştiren Nilgün Kantar, Annenin Hatırasını Yaşatıyor
Ankara’da doğup büyüyen Nilgün Kantar, Hacettepe Üniversitesi’nden fizik mühendisi olarak mezun olduktan sonra sektörde çalışmaya başladı. Ancak, 2012 yılında annesi Beyhan Kantar’ı kaybetmesi üzerine hayatında büyük bir değişiklik yaşadı.
Dayısı Yücel Baş’ın yönlendirmesiyle annesinin kabrinin bulunduğu köyde bir çiftlik kurma kararı alan Nilgün Kantar, hayvancılığın yaygın olduğu 8 il gezerek işletmeleri inceledi ve sektörden tecrübe edindi. Bu süreçte Tarımsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) hibe desteklerinden haberdar oldu.
ANNESİNİN ADINI TAŞIYAN “BEYHAN SÜT ÜRETİM ÇİFTLİĞİ PROJESİ”
Annesinin anısına “Beyhan Süt Üretim Çiftliği Projesi”ni hayata geçiren Nilgün Kantar, 2015 yılında TKDK’den yüzde 65 hibe desteği almaya hak kazandı. Bu destekle Ankara’da optisyenlik yapan babası İlhan Kantar’ı da yanına alarak, Çorum’a bağlı Budakören’de çiftliğin inşaatına başladı.
Almanya’dan TKDK ve dayısının finansal desteğiyle 84 büyükbaş hayvan satın alan Kantar, 2017 yılında süt üretimine başladı. Avrupa Birliği Süt Üretim Belgesi ve Hastalıktan Ari İşletme Belgesi gibi belgelere sahip olan Kantar, hayvan sayısını 250’ye kadar yükseltti.
Çiftlikte günlük ortalama 1,5 ton süt üreten Nilgün Kantar, ürettiği sütü anlaşmalı bir fabrikaya satıyor. Ayrıca, çiftlikte haşerelerle mücadelede kimyevi ilaçlar kullanılmadan 35 kedi görev yapıyor ve ödülleri inek sütü oluyor.
MEYVELERİ SABIR VE ÇALIŞMA İLE TOPLUYOR
Nilgün Kantar, 29,500 metrekarelik alanda süt üretimine devam ettiklerini ve yaklaşık 300 dekar alanda yem bitkisi yetiştirdiklerini belirtti. Sabır ve kararlılık gerektiren bir iş yaptıklarının altını çizen Kantar, zorlukların kendilerini sınamak için bir fırsat olduğunu ifade etti.
Hayvancılıkla ilgili bilgisi olmadan çiftliği kuran Kantar, zaman zaman zorlanmış olsa da pes etmemeye kararlı olduğunu vurguladı. Çiftlikteki kedilerin önemine değinen Kantar, onların çiftlik ekosistemine katkı sağladıklarını belirtti.
Çiftlik hayvanlarını ticari birer ürün değil, Allah’ın emaneti olarak gördüklerini dile getiren Kantar, çiftlik hayatını çok sevdiğini ve hayvanlardan uzak kaldığında özlem duyduğunu söyledi.
DEVLET DESTEĞİNİN ÖNEMİ
Baba İlhan Kantar, kızının yardım çağrısı üzerine Ankara’daki işini bırakarak köye döndüğünü anlattı. Devletin sağladığı desteklerin önemine vurgu yapan Kantar ailesi, üretimin bir ibadet olduğunu ve devletin desteğiyle güçlenerek üretime devam ettiklerini belirtti.
Nilgün Kantar, yaşadıkları zorluklara rağmen hayallerini gerçekleştirdi ve annesinin adını yaşatarak başarılı bir iş kurdu. Kadın girişimcilerin güçlü ve başarılı olabileceğine inanan Kantar, çiftlikte ürettikleriyle hayvan severlere kaliteli ürünler sunmayı hedefliyor.